04.07.2025
İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, Muharrem Ayı dolayısıyla düzenlenen Yas-ı Matem Oruç Açma Buluşması'na katıldı.
İçişleri Bakanlığında gerçekleştirilen buluşmaya İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya ile birlikte Bakan Yardımcıları Münir Karaloğlu ve Mehmet Aktaş, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakcı, Emniyet Genel Müdürü Mahmut Demirtaş, Sahil Güvenlik Komutanı Koramiral Ahmet Kendir ile çeşitli illerden cemevi, dernek, vakıf temsilcileri, muhtarlar ve aileler katıldı.
“Yeryüzü Durdukça, Vicdan Sahibi Her Yürek Bu Zulümden Haberdar Olacaktır”
Etkinlikte bir konuşma yapan İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, Hz. Ali’nin “Giremediğin gönül senin değildir, gönül yalnız gönül vermekle alınır. Gönül istiyorsan önce gönlünü vereceksin.” sözleri ile başlayarak şunları kaydetti:
“Bugün gönül almak ve gönül vermek için, Hakk’a niyetle, cana muhabbetle, gönül diliyle bir aradayız. Biz sadece aynı lokmada cem olmuyoruz; acımızı, duamızı ve kardeşliğimizi de paylaşıyoruz. Varlığınızla bu birlik sofrasına anlam kattığınız için, her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Rahmet Peygamberi efendimiz Hz. Muhammed’e, onun pak ehlibeytine ve hakikat yolunun yıldızları olan ashabına, en içten salât ve selamlarımı gönderiyorum. Rabbim, tuttuğumuz oruçları kabul ve makbul eylesin. Muharrem ayı, takvimlerin ötesinde bir vakittir. Zulme karşı Hakk’ın, haksızlığa karşı direnişin adıdır. Derin bir tefekkür zamanıdır. İki cihan serveri Efendimizin, ciğer paresi, gözünün nuru, göğsünde teskin edip sırtında taşıdığı Hazreti Hüseyin Efendimizin ve 72 yareninin şehadetinin üzerinden 1345 yıl geçmiş olsa da yüreklerimizdeki sızı, ilk günkü gibi tazedir. Bir mersiye, kalbimizi şöyle titretir: ‘Düştü Hüseyin atından Sahra-yı Kerbela’ya, Cibril git haber ver Sultan-ı Enbiya’ya’ Sultanı Enbiya bu zulümden haberdardır. Yeryüzü durdukça, vicdan sahibi her yürek bu zulümden haberdar olacaktır. Çünkü o günü anlatmak için kelimeler yetmez. Ama susmaya da vicdanımız el vermez. O gün, Fırat’ın kıyısında susuz bırakılan bedenler olsa da tarih, zulme boyun eğmeyen yürekleri yazdı.”
Kerbela’nın sadece bir matem değil, aynı zamanda Hakk’ın yanında yer alanların yere düşmemek için verdiği son nefesin adı olduğunu ifade eden İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “İşte biz bugün bu sofrada; Ehlibeyt’in duasını taşıyoruz kalbimizde. Ve diyoruz ki; Her kim Hz. Hüseyin’in yolunu izlerse, o yol adalet yoludur, o yol kardeşlik yoludur, o yol insanlık yoludur. Çünkü biliriz ki; Ehl-i Beyt muhabbeti, Peygamber Efendimizin ümmetine vasiyetidir.” dedi.
“Her Bir Kültür, Her Bir İnanç, Bu Büyük Devletin Güvencesi Altındadır”
Tarih boyunca bu milletin irfanının Hz. Ali’nin ilmiyle, Fatıma annemizin merhametiyle, Hz. Hasan’ın vakarıyla, Hz. Hüseyin’in cesaretiyle yoğrulmuş olduğunu dile getiren İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, “Anadolu’da bin yıldır ehlibeyt sevgisiyle yanan gönüller, Hacı Bektaş-ı Veli’den, Pir Sultan’a uzanan bir yolun, yolcularıdır. Bu topraklar, Alevi’siyle Sünni’siyle, Türk’üyle Kürt’üyle, aynı acıya gözyaşı döken, aynı duaya el açan bir milletin ebedi yurdudur. Bu coğrafyada Zeynebiye’nin çerağı, Mevlana’nın feneriyle yanar. Hacı Bektaş’ın nefesi, Yunus’un gönlüyle buluşur. İşte bu sebeple; bu aziz milletin her bir ferdi, inancı, ibadeti, geleneği ve mezhebiyle, aynı gönül sofrasının, aynı milletin, aynı devletin ayrılmaz bir parçasıdır. Ve her bir kültür, her bir inanç, bu büyük devletin güvencesi altındadır.” ifadelerini kullandı.
“Bu Coğrafyada Birliğimizin, Dirliğimizin Teminatı; Kardeşliğimizi Yaşamak, Yaşatmak ve Daim Kılmaktır.”
İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, konuşmasını şöyle devam ettirdi:
“Bin yıldır bu topraklarda birbirimizin yaralarını sardık, birbirimize merhem olduk. Nerede kanadı kırık bir kuş görsek, sarıp, sarmaladık. Yetimlerin kardeşi, yolda kalanın yoldaşı olduk. Sen-ben demeden, biz demeyi; bir ve beraber olmayı bildik. Aynı acılara göğüs gerdik, aynı gök kubbenin altında lokmamızı paylaştık. Tıpkı bu akşam olduğu gibi. Çünkü biliyoruz ki, toplumsal huzurun en büyük sırrı birlik ve beraberliğimize sahip çıkmaktan geçiyor. Sayın Cumhurbaşkanımız’ın da ifade ettikleri gibi; bu coğrafyada birliğimizin, dirliğimizin teminatı; kardeşliğimizi yaşamak, yaşatmak ve daim kılmaktır. İşte bizler de bu akşam, bu kardeşlik sofrasında cem olarak; bir oluyoruz, iri oluyoruz, diri oluyoruz. Buradaki kardeşliğimiz, geleceğe taşıyacağımız en kıymetli emanettir. Bu toprakların ruhunu yoğuran nesne, yalnızca coğrafya değil, birlikte yaşama iradesidir. Aynı toprağı vatan bilenlerin, aynı bayrağın gölgesinde yaşayanların, aynı hüzne ağlayıp aynı umuda sarılanların iradesidir. Bu yüzden biz Mah’ı Muharremi bir birleşme vesilesi olarak görüyoruz.”
Peygamber Efendimizin “Müminler, birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında, diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateşle bu acıyı paylaşan bir beden gibidir” sözleri ile devam eden İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Hamd olsun; biz birbirimizi seviyoruz. Hamd olsun biriz, beraberiz. Bu akşam Kerbela’nın yasıyla mahzunuz ama Hazreti Hüseyin’in hak mücadelesinin ilhamından güç alıyoruz. Birbirimize daha sıkı kenetleneceğimiz bir geleceği, inşallah el birliğiyle kuracağız. Bu vesileyle, tuttuğumuz oruçların, ettiğimiz duaların, yaptığımız niyazların dergâh-ı izzetinde kabul olmasını niyaz ediyorum. İyilik, sevgi ve kardeşlikten yana cem olduğumuz, saf tuttuğumuz; Mah-ı Muharrem Yas-ı Matem Soframıza katılan siz misafirlerimize gönülden şükranlarımı sunuyorum. Başta Peygamber Efendimiz’in ehlibeyti olmak üzere, Kerbela şehitlerini rahmetle ve hürmetle yâd ediyorum. Muharrem ayı, milletimize ve tüm insanlığa barış, adalet ve merhamet getirsin inşallah.”
Yas-ı Matem Oruç Açma Lokması Programındayız.
— Ali Yerlikaya (@AliYerlikaya) July 3, 2025
📍Ankara #CanlıYayın
📡🎥
https://t.co/8MWEXm42cg
